Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi 44. Kuruluş yıl dönümünü kutladı. DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Bundan 44 yıl evvel bugün 12 öğretim üyesi ile başlayan bu seyahat günümüzde marka olmuş bir yapıya dönüştü. Milletlerarası tıp dünyasında da kendisini kanıtlayan DEÜ Tıp Fakültemizde gerçekleştirilen akademik çalışmalar Türk yükseköğretim topluluğu ismine da büyük değer arz ediyor” diyerek fakültenin yıllardır vatandaşlara şifa dağıttığını belirtti.
Uluslararası seviyede tanınmışlığa ve yetkinliğe sahip Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi’nin 44. Kuruluş yıl dönümü kutlandı. 1 Mart 1978 tarihinde İzmir Tıp Fakültesi ismiyle kurulan ve 1982 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi bünyesine katılan DEÜ Tıp Fakültesi’nin kuruluş yıldönümü aktifliği çevrimiçi olarak gerçekleştirildi.
Törenin açılışında konuşan ve ülkemizin gereksinim duyduğu donanımlı doktorları yetiştirmek gayesiyle 1 Mart 1978 tarihinde İzmir Tıp Fakültesi ismiyle kurulan fakültenin 1982 yılında DEÜ bünyesine geçtiğini söyleyen DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Bundan 44 yıl evvel bugün 12 öğretim üyesi ile başlayan bu seyahat günümüzde marka olmuş bir yapıya dönüştü. Bu süreçte fakültemiz, Sıhhat Yerleşkemizde yer alan ve bölgesel hizmet sunan araştırma uygulama hastanemizin de ana omurgasını teşkil etti. Son iki yıldır dünyayı tesiri altına alan global koronavirüs pandemisinin getirdiği kurallara karşın; hekimlik mesleğini icra edecek bireyleri yetiştirmek için çalışan hocalarımız ise bu noktada da ne kadar fedakâr olabileceklerini bir defa daha gösterdi. Ülkemizin çabucak her noktasında aziz milletimize hizmet eden ve hastalarımıza şifa dağıtan doktorlarımızın varlığı da elbette üniversitemizin gururu ortasında yer alıyor” dedi.
FAKÜLTEMİZ TIP TOPLULUĞUNDA KENDİNİ KANITLADI
Uluslararası tıp topluluğunda da kendisini kanıtlayan DEÜ Tıp Fakültesi’nde gerçekleştirilen akademik çalışmaların Türk yükseköğretim topluluğu ismine değer arz ettiğini tabir eden DEÜ Rektörü Hotar, fakülteden mezun olacak tabiplerin milletlerarası literatürü takip etmesine, çok istikametli düşünmelerine bilhassa dikkat ettiklerini belirtti. Fakültenin fizikî gereksinimlerine yönelik de çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Hotar, “Bunlar ortasında fakültemizin derslik gereksiniminin karşılanmasına yönelik planlamalarımızdan da kısaca bahsetmiştik. 15 Temmuz Sıhhat ve Sanat Yerleşkemizin kalbinde 9 milyon TL’ye mal olan ‘Ortak Derslikler’ hizmet binasının açılışını geçtiğimiz Ekim ayında gerçekleştirdik. Laboratuvarlarımızdaki teknik imkânların ve ünitemizdeki fiziki kuralların güzelleştirilmesine yönelik teşebbüslerimizin yanı sıra, akreditasyon sürecinin son derece kıymetli olduğu tıp eğitiminde, bu alandaki yetkili kurumlarla işbirliğine ve kontrol düzeneklerine kıymet verdik” diye konuştu.
ARAŞTIRMA BERATI SORUMLULUKLARIMIZI ARTIRDI
Sağlıkta Kalite Standartları değerlendirmesinde 100 üzerinden 97.65 puan alan DEÜ
Araştırma Uygulama Hastanesi için her vakit daha fazlasını yapmayı düşündüklerini belirten Rektör Hotar, Aralık 2021’de ‘Araştırma Üniversitesi’ olmaya layık görüldüklerini hatırlatarak, “Hakkımızla aldığımız beratla birlikte, sıhhat ve tıp eğitimi alanlarındaki sorumluluklarımız da artmış oldu. Bunun farkında olarak 2022’ye heyecan ve büyük bir istekle başladık. Bu noktadaki gayemiz, ülkemizin bilim dünyasındaki görünürlüğünü artırmak ve milletimize çok daha farklı noktalarda hizmet üretmek olacaktır. Elbette sıhhat turizmine ve sıhhatte kümeleme modelimize uygun yatırımlara da özel ehemmiyet vereceğiz” açıklamasında bulundu.
Konuşmasının son kısmında ülkemizin beyin göçüne ve tabip kaybına tahammülü olduğunu lisana getiren Rektör Hotar, “Rektörlük olarak, doktorlarımıza başka bir ehemmiyet gösteriyoruz. Lakin pandemi sebebiyle insanlık güç bir süreçten geçiyor. Üstelik istenmeyen savaşlar ve milletlerarası gelişmeler de canımızı sıkıyor. Her şeye karşın hastalarımız ve ülkemiz için doktorlarımızdan ve tabip adaylarımızdan daha sabırlı olmalarını diliyoruz. Bu fikirlerle tıp fakültemizin 44’ncü kuruluş yıldönümünü kutluyor; ortamızdan ayrılan kıymetlerimizi rahmetle yâd ediyoruz” dedi.
7 BİNE YAKIN MEZUN TABİBİMİZ VAR
DEÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Asım Oktay Ergene ise fakülteden bugüne kadar yaklaşık 7 bin doktorun mezun olarak Türkiye’nin farklı köşelerinde hizmet vermeye devam ettiğini söyledi. DEÜ’de daha evvelki periyotlarda Rektörlük yapan isimlerin birçoğunun Tıp Fakültesi kaynaklı olduğunu ve fakülteye büyük hizmetlerde bulunduğunu lisana getiren Ergene, “Şu anki Rektörümüz Prof. Dr. Nükhet Hotar Hoca, Dokuz Eylül’e damga vuran rektörler ortasında en değerlilerinden bir tanesi ortasında yer alıyor. Aralık 2021’de YÖK, Dokuz Eylül Üniversitesi’ni Araştırma Üniversitesi olarak seçti. Bu süreçte Rektör olarak Nükhet Hotar tüm benliğini ortaya koydu. Rektörlüğümüzün sıhhat alanındaki plan ve projelerine katkı koymak, gurur duyduğumuz aile fertlerimiz için farklı bir mana söz ediyor” diye konuştu.
DEÜ Araştırma Uygulama Hastanesi Başhekim V. Prof. Dr. Semih Küçükgüçlü de yılda ortalama 1,5 milyon hastaya sıhhat hizmeti sunduklarını belirterek DEÜ hastanesinin ‘ilklerin hastanesi’ olduğunu belirtti. Küçükgüçlü, “İlk MR görüntüleme merkezi, birinci acil tıp uzmanlığı veren acil servis, birinci günübirlik cerrahi merkezi, meslek hastalıkları bilim kolu kliniği, GETAT Merkezi, Covid-19 İzlem Merkezi bunların örnekleri ortasında yer alıyor. DEÜ Araştırma Uygulama Hastanesi olarak başarılarımızın haklı gururunu yaşıyoruz. Bizlerden takviyelerini hiçbir vakit esirgemeyen Rektörümüz Prof. Dr. Nükhet Hotar’a teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
Program kapsamında fakülte mezunlarının konuşmaları yer aldı; DEÜ Tıp Fakültesi ile DEÜ Uygulama Araştırma Hastanesi’nden emekli olan ve 30 yılını dolduran akademik ile idari işçiye plaketleri verildi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
